İçeriğin Geleceğini Yapay Zeka Değil, Pazar Yerleri Belirleyecek
İçerik üretimi artık geleneksel ekip içi rollerden biri olmaktan çıkıp freelancerlar ve yönetim platformları ile yönetilen bir sürece dönüşmeye başladı. Bu trend gelişmekte olan gig (parça başı iş) ekonomisinde de bariz bir şekilde görülüyor: Bunun sonucu olarak da özellikle İK ve içerik servisi sağlayan teknoloji şirketlerinin sayısı da hızla artıyor. Yapay zeka ön planda olsa da, içerik üretiminin geleceğinde pazar yerleri daha önemli bir rol oynuyor.
İçerik üretimi artık geleneksel ekip içi rollerden biri olmaktan çıkıp freelancerlar ve yönetim platformları ile yönetilen bir sürece dönüşmeye başladı. Bu trend gelişmekte olan gig (parça başı iş) ekonomisinde de bariz bir şekilde görülüyor: Bunun sonucu olarak da özellikle İK ve içerik servisi sağlayan teknoloji şirketlerinin sayısı da hızla artıyor. Yapay zeka ön planda olsa da, içerik üretiminin geleceğinde pazar yerleri daha önemli bir rol oynuyor.
Yapay Zekanın İçerik Üretiminde Katedeceği Daha Çok Yol Var
Yapay zekanın günümüzde önde gelen trendlerden biri olduğu doğru ancak içerik üretimindeki potansiyeli önümüzdeki dönemde artacak. Derin öğrenmenin e-posta konu satırları ve diğer “call to action” (eylem çağrısı) butonlarını daha etkili bir şekilde kullandığı kanıtlansa da doğal dil işleme süreci bu seviyeye henüz gelemedi.
Derin öğrenme film fragmanları yaratabildiği gibi görselleri işlemek ve hatta yenilerini yapmak için de kullanılabilir. Ancak bu ağlara yönelik eğitim ve robotlar hala uzun bir otomasyon sürecine ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.
İçerik Pazar Yerleri Ne Anlama Geliyor?
İçerik pazar yerleri şu anda oldukça ilgi görüyor. Yazarları, tasarımcıları, film yapımcılarını ve daha pek çok çalışanı işletmeler ile buluşturan bu platformlar, büyük ölçekli içerik üretiminde önemli bir rol oynuyor.
Bu pazar yerlerinden biri ise “ana içerik” yaratma üzerine odaklanan Quill, ürün tanıtımı ya da satın alma rehberi gibi tüketiciyi satın almaya yönlendiren “ana içerikler” sağlıyor. Quill’in bulut platformu ağ yönetimi, kalite kontrolü, üretim ve teslim süreçlerini otomatik bir hale getiriyor. İşler platform üzerinde görüntülenebilip düzenlenebiliyor ve API üzerinden müşterinin içerik yönetimi sistemi ya da e-ticaret platformuna içerik yollanabiliyor. Bu platformu özel kılan diğer özellikler arasında pek çok freelancerın bulunması, otomasyon olanağı ve görev paylaştırma gibi özellikleri olması. Binlerce ürüne sahip olan şirketler için Quill gibi platformlar fayda sağlayabilir.
Bir diğer öne çıkan pazar yeri ise Gigster: Gigster, Mastercard ve Airbus gibi büyük markaların projelerinde 700’den fazla freelancerın çalştığı bir yazılım geliştirme servisi olarak karşımıza çıkıyor. Gigster’ın en çok dikkat çeken özelliği ise yapay zekayı projelerin verimliliğini arttırmak için kullanması. Şirket, hataları önceden tahmin eden örnekleri aramak gibi amaçlar için projeleri gözlemliyor ve aktivite verilerini Trello, Slack ve Github gibi programlar ile hesaplayıp inceliyor. Gigster, hem ofis çalışanları hem de freelancerlar için müşteriler ile irtibata geçip proje geliştirebilecekleri bir ortam sunuyor.
Daha Kapsamlı İş Gücü Trendleri
İçerik pazar yerleri, hızlı değişim ve yeni dijital ürün ve hizmetler yaratma konusunda problem yaşamayan esnek takımlar için daha kapsamlı olan iş gücü trendinin bir parçası. Görevler arası iç takımları yaratma ihtiyacı duyan şirketlere odaklanan dijital dönüşüm ne kadar çok konuşulsa da görev odaklı iş gücünü sağlayan dış bağlantılar sağlamanın da pek çok faydası olduğu görülmüştür. Pazarda mevcut bulunan dijital yetenek boşluğu sıklıkla konuşuluyor ve pazar yerleri şirketlerin rekabetçi iş pazarında yarışmasına imkan veriyor.
Accenture’ün gelecekteki iş gücü trendleri üzerine yaptığı son araştırmaya göre, ankete katılanların %73’ü kurumsal bürokrasinin üretkenlik ve inovasyonu kısıtladığını söylüyor. %85’lik büyük bir çoğunluk ise önümüzde yılda (2017’de) bağımsız freelance çalışanlarının sayısını arttırmayı planladığını belirtti.
Accenture’ün de bahsettiği şirket olan P&G geçtiğimiz günlerde Upwork Enterprise kullanarak başlangıç programını tamamladı. Bu sistem freelance yönetim sistemi olup daha düşük maliyette ve daha hızlı bir şekilde çalışıyor.
Dağınık İş Gücü Modeli — Automattic
Pazar yeri modelini kendi mantığında tam zamanlı ancak dağınık çalışanları ile birleştiren bazı şirketler mevcut; bu şirketlerin çalışanları istediği yerde yaşayabiliyor ve hepsi alanında uzman kişilerden oluşuyor.
WordPress’in yaratıcısı ve ana şirketi Automattic’in CEO’su Matt Mullenweg, Inc.com’a verdiği bir röportajda kendi iş gücünün dağınık doğasını şu şekilde anlatmayı tercih ediyor: “Automattic tamamen dağıtılmış bir şirket, dünyanın dört bir yanında yaşayan çalışanlarımız mevcut. Bu bir kahve dükkanı olabilir, evleri ya da ortak paylaşımlı bir ofis de. Biz, insanları yaşadıkları yere bakmadan işe alıyoruz.”
“Şu anda 40’ı aşkın ülkede yaşayan çalışanlarımız var. Bu bizim için harika bir fırsat, New York ya da San Francisco gibi bir yerde olma zorunluluğu olmadan en iyi yeteneği bulup ekibimize katabiliyoruz.”
Bu modeli yapmanın bir kısmı uzakta çalışanlar arasındaki iletişimin verimliliğini sağlama üzerine dayanıyor. Quill ve Gigster gibi bulut platformları iş akışı için kullanan Automattic e-postalardan kaçınıyor ve iç iletişim için P2 adını verdikleri kendi blog temalarını kullanıyor.
Mullenweg ayrıca e-postanın modasının geçtiğini, P2 ve Slack arasında bir yerlerde kaldığını düşünüyor: “E-postada yanlış olan pek çok şey var. Kimsenin e-postayı sevdiğini söylediğini duymadım, bunun daha fazlasını istiyorlar, siz de öyle düşünmüyor musunuz?”
Konuşmasına şu şekilde devam ediyor: “Bir şirketiniz olduğunu ve şirkette herkesin e-posta yerine bir blog üzerinde gönderi paylaşıp yorum yaptığını hayal edin. Farklı grup ya da takımların kendilerine özel bir alanı olabilir ancak esas olarak her şey etiketlenir ve takip edilebilir ve görünür hale gelir. Bu biraz da P2’yi özetliyor.”
Özet
Freelance ve içerik pazar yerlerini gittikçe daha ön plana çıkarak birtakım etkenler bulunuyor.
-Yetenek eksikliği şirketlerin tam zamanlı pozisyonlar için her zaman doğru yeteneği bulamadığı anlamına geliyor.
-Kurum içi takımların esnekliğe, takımın ve yeteneklerinin projeler gelip gittikçe büyüyüp küçülmesine ihtiyacı var.
-Kurum içi takımlar bulut platformlar kullanarak bürokrasiden olabildiğince kaçmak istiyor.
-İçerik o kadar yayılmış bir durumda ki hem online hem de offline işletmeler için halen nitelikli bir etken konumunda.
Gig (parça başı iş) ekonomisi geleneksel büyük kurumların içerik alanında yenilenmesiyle Quill, Gigster, Catalant ve Upwork gibi pek çok pazar yerinin adını daha çok duyacağız.
Kaynak: https://econsultancy.com/blog/68957-the-future-of-content-is-marketplaces-not-ai/
Bizi Takip Edin!
https://medium.com/@icerikbulutu